Küçük Zaman: Day 10

Wednesday, March 7, 2007

Day 10

Derin bir yorgunluk belirtisi gibiyim, sıkıntılı ve içten off şeklinde. Ayaklarımıza kadar inmiş tüm dünya yükünü birkaç adım taşımak için uğraşıyorum, istekli veya isteksiz, pek farketmiyor. Hüzün çöker gözlerime, yeni bir güneş gibi dokunursun gönlüme. Bir varmış ile bir yokmuş arasındaki o uysal karanlıkta, o ılık nefesinle, uyuyorum bugün. Adlandırılamayan duyguların esiri olmayı sevmiyorum. Aynı bir boka benzemeyen yemekleri yemek gibi. Birbiri ile alakasız onlarca şey ile, kafadan uydurma bir ad koyup, ve bunu...uhhh dur. Sıçtık iyice. Ortaya karışık şeyler genelde. Her adımımı, her dudaklarımdan çıkan sözcüğü etkiliyor gibi. Çözüm yolu aramak yerine, kendimi uzaktan izlemeyi tercih ediyorum yine, sessiz ve sakin kendimi. Böylesi her zaman daha iyi olmamışmıydı zaten? Yarının güzel olmasını umut ediyorum. Böyle isteklerim pek yoktur, genelde oluruna bırakırım, ne hali varsa görsün tavrıdır temelde. Ama, yarın sorunsuz ve güzel olsun, buna ihtiyacım olduğunu, zaten, sen benden çok daha iyi biliyorsun, değil mi?

0 Comments:

Post a Comment

Subscribe to Post Comments [Atom]

<< Home