Küçük Zaman: Day 3

Friday, February 23, 2007

Day 3




Bir neden mi istiyorsun beni sorgulamak için? Hala tanıyamadığın ufak çocuk gibi miyim? Hala tanımakta zorlandığın dostun? Tanımak istemediğin düşmanın olabilirim istersen. Nefretin bütünlemesine derinin altına işlediği gerçeğini kabul et. Sevgiyi unuttuğunu farkettiğin zaman, ölmeyi isteyeceksin. Ama ben buna izin vermeyeceğim. Uzun ve taşlı yollardan geldim seni görmek için. Şu anda nasıl yada kiminle olduğun umrumda değil.

Tanrının affettiği kullarından bir futbol takımı olsaydı, forvette olurdum. Çünkü, affedilme konusunda rekora koşuyorum. O yüzden sağ açıkta oynardım. Açık saçık oynardım, çok da pis koşardım.

Ahhh...uykulu gözlerine bayılıyorum. Saatlerce uyumanı izleyebilirim. Yanına uzanmak istemiyorum. Çünkü hem yatak ufak, hem de sen uyandırılmaması gereken bir varlıksın.(Bruce bir filminde eşi ile sadece uyurken konuşurdu, tabi ölü olduğunu anlayana dek). Ölü olsaydım, aynı şeyi yaşamak isterdim. Başkası ile değil. O minik burnundan verdiğin usul nefesi duymak için, ölü olsam da, yanına gelirdim. Ama uzanmazdım. Ölüler uyandırmaz ama insanları. Yok, uzanabilirim. Evet, sarılırım, uzanırım.

Aynı duvara işer, aynı şarkıyı söylerdik. Hala öylemiyiz?

0 Comments:

Post a Comment

Subscribe to Post Comments [Atom]

<< Home